YAŞAM KALİTESİNİ DÜŞÜREN MİGRENE AKUPUNKTURLA VEDA….
Baş ağrısı toplumda en sık görülen sıhhat meseleleri ortasında birinci sırada yer alıyor. Pek çok insan hayatının aşikâr devirlerinde baş ağrısı çekiyor. Klinik Farmakoloji Derneği ,Başağrısı Derneği ve Başağrısıyla Savaş Derneklerinin bir arada yaptığı araştırmaya istinaden Türkiye’nin “Baş Ağrısı Haritasını” çıkardı. Ayrıyeten bu araştırmaya nazaran Türkiye’de 48 milyon kişinin (nüfusun %69u ) başı ağrıyor. Bunlardan 7 milyon kişinin baş ağrısı daima devam ediyor.
Genel olarak bayanlar erkeklerden daha çok baş ağrısı çekiyor. Ağrı sorunu yaşayan her üç bireyden birinin başı tertipli biçimde her gün ağrıyor.İnsan ömrünün yaklaşık beş yıllık kısmı baş ağrısıyla geçiyor. Baş ağrısı yaşayanların %50’si rahatsızlığının sebebini bilmiyor. Yapılan araştırmalara nazaran baş ağrısı çeken insanların birden fazla hiç tabibe baş vurmamış ve gelişi hoş kulaktan dolma bilgilerle, ağrısı epeyce sistemsiz olarak,ağrı kesici ve migren ilaçlarını yıllarca kullanmaktadır.
Başağrısını yalnızca ağrı olarak düşünülmemelidir,ağrının bireye ve topluma getirdiği bir kadro aksilikleri vardır.Sürekli baş ağrısı çeken bireyler; bu ağrının, vakit ve yer seçmeksizin her an gelebileceği telaşı içinde gerilimli bir biçimde hayatını sürdürmektedirler.
Hatta bu durum ilerleyen vakitlerde kişiyi depresyona kadar götürmektedir. Yaşadığımız hayatın içinde bulunan gerilim ve depresyon , migren ataklarını başlatan değerli bir faktördür.Bu durumda bu beşerler ağrı ve depresyon ortasında gelip giden kısır bir döngüde bulmaktadırlar kendilerini…
Milletlerarası Başağrısı Derneği tarafından 165 çeşit başağrısı tanımlanmıştır. Genel olarak baş ağrılarını iki ana kümede sınıflandırabiliriz.
küme: Primer Başağrıları:Tespit edilen yahut gösterilebilir rastgele bir yapısal hastalıkla ile bağlantısı olmayan süregen ağrılardır.
Migren
Gerilim başağrıları
Günlük süregen başağrıları
Cluster(küme) başağrıları
Kronik paroksismal hemikrania Primer Başağrıları kümesinde yer alırlar.
küme:Sekonder Başağrıları:Vücutta rastgele bir yapısal hastalığa bağlı olarak ortaya çıkar.Örneğin baş travmasına bağlı, beyin kanamasına bağlı, beyin tümörlerine bağlı,…v.b..
Üstteki sınıflama “Uluslar ortası Başağrısı Derneği” tarafından 1998’de yayınlanmıştır.Bu sınıflama hastayı değerlendirirken tabibe yardımcı olmaktadır.
AKUPUNKTURLA MİGREN VE BAŞ AĞRISI TEDAVİSİ
Baş ağrıları akut yahut kronik hastalıkların bir belirtisi olabilir.Baş ağrısı şayet bir hastalığın belirtisi ise (beyin tümörü, tonsillit, bademcik iltihabı, myopi, akut orta kulak iltihabı..v.b.) bunun evvel nedeninin ortadan kaldırılması ve münasebetiyle tıbbi tedavi koşuldur.
O halde Akupunktur hangi cins baş ağrılarında uygulanmalıdır? Bunlar en önemli:
Her çeşit migren ve öbür damarsal baş ağrılarında,
Gerilim ( kas kasıntısı ) baş ağrılarında,
Sinüzit ( akut yahut kronik ) baş ağrılarında,
Boyun kireçlenmelerine bağlı baş ağrılarında:
5000 yıldır uygulana gelen ve Çin’deki bütün hastanelerde branş olarak okutulan Akupunktur Migrende %85-%90 lara varan düzgün sonuçlar almaktadır. Çin Tıbbı’nda hastanın başağrısı vücut ,ruh ve zihin bütünlüğü içinde kıymetlendirilir; yani her hastanın baş ağrısı kendisine mahsus özellikler gösterir.
Akupunktur tedavisinde hasta evvel kulak deteksiyonu ve nabız muayenesi ile tetkik edilir. Bu baş ağrısının hangi meridyen üzerinde olduğu tespit edilir ve ona nazaran tedaviye başlanır. Migrende; Akupunktur tedavisi, iğnelerle olabildiği üzere , iğnesiz lazer ışınları ile de akupunktur uygulaması yapılabilmektedir.Haftada 2-3 sefer olmak üzere toplam 15-20 seans uygulama yapılır.Yaşam kalitemizi ve iş verimimizi düşürerek mesleksel başarımızı berbat tarafta etkileyen ayrıyeten tedavi edilmez ise depresyona kadar kişiyi sürükleyen migreni akupunkturla yenmek kolaydır . Kâfi ki isteyin
Was this helpful?
0 / 0
